YAŞLILIĞA HAZIRLIK PROGRAMI
 

İnsanların çoğu yaşlılığa hazırlanmaya gerek olmadığını, çünkü yaşlılığın sonuçlarına müdahale edilemeyeceğini, bunun değiştirilemez bir “kader” olduğunu kabul eder.

​

Yaşlanma sürecine müdahale edilebileceği konusunda sayısız kanıt vardır. En iyi kanıt kendimizizdir. Orta Çağda insanın ortalama ömrü bir kuşun ömrü kadardı; 19. Yüzyılın sonlarında 40 yılın altındaydı; bugün ortalama 80 yıllık bir yaşam beklentisine sahibiz.    

​

Bu görüşlerin ikisinde de gerçeklik payı vardır. Yaşlılık bir taraftan hastalık veya normal yaşlanma nedeniyle bedensel gücün azalması, pasiflik ve monotonluğun egemenliği ele aldığı, ölüm kaygısı yaratabilen iç karartıcı bir yaşam dönemi olabileceği gibi deneyim ve bilgi zenginliğine dayanan tatmin edici bir yaşam dönemi de olabilir.

Yaşlılık, beklenen ama geldiğinde beklenmedik pek çok sorunla karşılaşılan bir yaşam dönemidir. Bunu yaşlılarla yaptığımız sohbetlerden veya kişisel günlük yaşamımızda yaptığımız gözlemlerimizden de biliyoruz. Yaşlılığa Hazırlık Programı (YAHA), kişisel gözlemlerden değil, bilimsel bulgulardan eden YAÇUMER’in yeni bir sosyal sorumluluk projesidir.

​

Almanya’da 2000’li yılların başlarında yapılan bir araştırmanın bulguları şunu sonucu ortaya koyuyor: Yaşlılığa bilinçli bir hazırlık yapan kişilerin %80’ni, buna karşın hazırlık yapmayanların sadece %39’u yaşlılığını olumlu deneyimlediğini söylemiştir (Witterstätter, 2003, s. 84).